Faaliyetler

IKG Enstitüsü Başkanı Dr. Latif Çelik Fürth’de konuştu: “İki milletin ortak tarihini Almanya Türkleri çok az biliyor”

IKG Enstitüsü Başkanı Dr. Latif Çelik Fürth’de konuştu: “İki milletin ortak tarihini Almanya Türkleri çok az biliyor”

25 Kasım 2024 - Fürth - Kültür Tarihi Konferansı

40 yıllık araştırmalarını 12 ayrı esere konu eden Almanya IKG Enstitüsü Başkanı Dr. Latif Çelik, “İki ülkenin ortak ilişkilerini özellikle Türk gençleri bilmelidir. Bu alanda derneklerimize büyük işler düşüyor.” şeklinde konuştu.

Fürth Diyanet İşleri Türk İslam Birliği salonunda konuşan Dr. Latif Çelik, iki milletin ortak tarihini 12. yüzyıldan 1960’lara kadar getirerek geniş bir ufuk turu çizdi. Türklerin hem Almanya hem de Anadolu topraklarında devasa bir tarih yazdığını belirten Dr. Latif Çelik, “Bir milletin tarihini bilerek yaşaması, hatta yaşadığı ülkedeki göç tarihini ve Türklerin Almanya ile yazdığı ortak tarihi bilmeyen bir Türk gençliğinin gelecek planlarında eksiklikler var demektir. Yedi yüz yıllık ortak geçmişte önemli tarih anekdotları bulunuyor ve bunların Almanya Türkleri tarafından iyi bilinmesi, aydınlanma adına önemli bir anlam içerdiğini bilmemiz gereklidir. Tarihi bilmek, nereden gelip nereye gideceğimizi bilmektir. Almanya’da tarih bilmek, geçmişi analiz edip geleceği bugünden anlamaktır. Tarih araştırmacılığımızın ana ekseni ise Almanya’da sayıları 800 bin civarındaki Hasanların, okul ve sıra arkadaşları olan Hanslara anlatacak bir hikayesi olmasını sağlamaktır.” şeklinde konuştu.

“Almanya’da Türk İzleri” adlı 100 ayrı slayttan oluşan 40 yıllık çalışmalarını anlatan Dr. Latif Çelik, özellikle İkinci Viyana Kuşatması sonrası Viyana’nın batısına ve Güney Almanya’ya getirilen Türk esirlerin akıbetleri ile ilgili önemli çalışmaları olduğunu belirterek, “Türklerin Almanya’daki varlığı tahmin edilen tarihlerin çok ötesindedir. Bunların bilinmesi insanlık tarihi adına önemlidir, ancak Türkler ve Almanlar adına çok daha önemlidir.” şeklinde konuştu.

Dr. Latif Çelik, özellikle Soldan Ailesi, Carl Osman ve Karl Aly üzerinde durarak, “Almanya içerisinde çok sayıda Türk asıllı insanın bulunduğunun bilinmesinde önemli faydalar var. Almanya’nın, Türkler ile kurulan asırlar öncesine giden ilişkilerinin, tarihinin tozlu sayfalarındaki izlerinin günümüze de yansıması ve Türklerin bu ülkeye sadece işçi göçü ile gelmediği, asırlar öncesine uzanan Türk-Alman dostluk izleri ve Almanya’daki varlığı bizlere ortak tarihe bakmamızı, öğrenmemizi ve araştırmamızı bekleyen bir kültürel sorumluluk yüklemektedir.” şeklinde yaptığı konuşma ve açıklamalar dinleyiciler tarafından uzun uzun alkışlandı.

 

Diğer Haberler